Yeni Doğan Bebeklerle İlgili Yanlış Uygulamalar

Batıl inanç sayılabilecek bir takım inanış ve görüşlerin eskide kaldığını söylemek oldukça güçtür. Eskiden doğrusu bilinmediği için uygulanan bazı yöntemler bugün de birçok ebeveyn tarafından uygulanmaya devam ediyor. İstatistiklere göre yeni doğan dönemi sayılan bebeğin ilk bir ayında rastlanan bebek ölümleri daha fazladır.

Bilinmeden uygulanan bazı yanlış yöntemlerin çocuğun hayatına mal olabiliyor. Bu uygulamalar iki başlık altında anlatılabilir.

Bugün Uygulanmaya Devam Eden Bazı İnanışlar

Geleneksel bir takım uygulamalardır. Yeni doğan bebekte görülen hastalıklar, kan şekeri ya da tansiyonun düşmesi Albasması adı verilen bir inanışa bağlanır. Bu inanışa göre, anne ve çocuk 40 gün boyunca yalnız bırakılmamalıdır. Kötü ruhların onları etkileyebileceğine inanılır.

Çocuğun bir yetişkin olduğunda açgözlü olmaması için yeni doğan kız bebek 5 ezan geçtikten, erkek bebek ise 3 ezan geçtikten sonra emzirilir. Bu inanış bebeğin sağlığını ciddi oranda etkileyebilir. Çünkü bebek 12 ile 20 saat arası aç kalmış olacaktır. Yeni doğan bebeklerin her yarım saat ya da bir saatte beslenmesi, anne sütü alması gerekir.

Bebeğin huysuzluğunu dindirmek ya da ağız tadı ile dolu bir ömür sürmesi gibi amaçlarla bebeklere şekerli su, bal ya da farklı tatlı şeyler verilir. Yeni doğan bebeğin yalnızca anne sütü ile beslenmesi önemlidir. Şekerli su gibi ekstralar ise bebeğin anne sütünü reddetmesine neden olacak, vücut direnci düşecektir.

Bir diğer gelenek ise bebeğin tuzlanması, tuzlu su ile yıkanması ya da tuzla ovulmasını gerektirir. Bu da bebeğin ileride çok fazla terlememesi ya da şans getirmesi gibi inanışlara dayanır. Ancak tuz yeni doğan bebeğin cildinde hasarlar oluşturabilir. Yanmaya neden olabilir.

Bunlara oranla daha sık karşılaşılan bir diğer uygulama da kundaklamadır. Kundaklamanın amacı, bebeğin kollarının ve bacaklarının düzgün durması, boyunun uzun olması gibi dileklerdir. Ancak kundak, bebeği sıkı sıkıya bir bez parçası ile sarmayı gerektirdiği için bebekte kalça çıkığı, solunum darlığı, kan dolaşımının sağlanamaması gibi ciddi sorunlara neden olabilir. Bu nedenle bebeğin kendi halinde gelişmesi daha iyidir.