Mide dokularının birbiri üzerine getirilerek katlanması olarak açıklanan mide katlama ameliyatı günümüz obezite tedavilerinde sıklıkla kullanılmaya başlandı. Midede herhangi bir kesi oluşmadığı ve ayrıca kapalı ameliyat (laporoskopi) ile yapıldığı için bu operasyonu geçirenler diğer hastalara oranla daha çabuk iyileşip normal hayatlarına dönebiliyorlar.
Mide katlama ameliyatında önemli olan süregelen bu normal hayat içinde yeme alışkanlıklarını değiştirmek. Bu yeme alışkanlıklarında herhangi bir değişiklik yapılmadığında operasyon sonuç vermiyor hatta kişi kilo almaya devam ediyor.
Bu açıklamalardan da anlaşıldığı üzere, bu ameliyat obezite tedavisi kapsamında uygulanan bir yöntem fakat hastanın sonrasında kilo vermek için yoğun bir mücadeleye devam etmesi gerekiyor.
Bu ameliyatın maliyeti de gene diğer obezite operasyonuna göre oldukça az. Bu yüzden son yıllarda mide katlama ameliyatı oldukça yaygınlaşmış durumda. Yaklaşık bir buçuk saatlik bir cerrahi mücadele sonunda hastalar ertesi gün taburcu oluyorlar, bir hafta sonrasındaysa tamamen iyileşip normal hayatlarına dönüyorlar.
Ameliyat sonrası beslenmenin büyük önem taşıdığını bir kez daha yenilemek ve diyetisyenler tarafından düzenlendiğini genel bilgiler içine eklemek gerek. Mide küçültme ameliyatları hakkında bilgi vermeyi amaçlayan bu yazıda hem midemizi daha yakından tanımak hem de obezite hakkında yazmak da yararlı olacaktır.
Temel yaşamsal ihtiyaçlarımızdan olan beslenmeye yönelik hayati organlarımızdan biri midedir. Karnın sol tarafına doğru yerleşmiş, yemek borusu ile oniki parmak bağırsağı arasında yer alan mide tüketilen katı ve sıvı gıdaları salgıladığı enzimlerle parçalar ve sindirim süreci içinde oniki parmak bağırsağına gönderir.
Sıvı gıdaların çok daha kolay sindirildiği ise bilinmektedir. Midenin genişleyebilen dokusu kaslardan oluşur. Organın girişinde ve çıkışında sfinkter adı verilen kaslar besinlerin geri kaçışını önler.
Sonuçta gıdalar yemek borusuna geri dönmez ve oniki parmak bağırsağına doğru itilirler. Genişlemeye müsait bir organ olduğu için fazla yemek yeme isteği kişilerde görülebilir. Fakat bu yanlış beslenmeler önce kilo alımına sonra da obeziteye neden olur.
Hareketsiz yaşam tarzı da obeziteyi desteklemektedir. Bu durumun önüne geçilemediğinde mide katlama ameliyatı "artık sağlık açısından" cerrahi çözüm olarak devreye girebilir. Ameliyatın amacı genişleyen mideyi küçültmektir.
Ameliyata giden süreç dahilinde öncelikli olarak doğal yollardan kilo verdirme tercih edilir. Hasta düzenli egzersiz ve beslenme problemine rağmen kilo veremiyorsa cerrahi tedaviye hazırlık başlar.
Cerrahi tedavi laparospkopik olarak geçekleştirilir. Bu şekilde mini delikler açılarak minimal inivaziv yaklaşımlarla midenin küçültülmesi sağlanır.
Hastanın kan ve radyoloji tetkikleri incelenerek hastanede ne kadar kalacağı belirlenir. Ortalama 2 hafta içinde hastanın günlük yaşamına dönmesi mümkün olabilir. İyleşme aşaması sona erdikten sonra devamlılık sağlayacak bir kilo verme süreci de başlar.
Hasta ideal olarak belirlenen kilosuna ulaştığı zaman kontrolleri yapılır. Gerekirse sarkan derinin toparlanması ve vücut şekillendirme için obezite sonrası estetik cerrahi uygulamalarına da başlanabilir.
Bu tamamen kişisel bir seçimdir ve SGK tarafından karşılanmaz. Mide katlama ameliyatı yaptıran birçok kişi kilo kaybı sonrası vücudun daha diri görünmesi için cerrahi operasyonlar gerekebilir.
Vücuttaki yağ oranı kas oranından yüksekse bu durum obezitedir. Son yıllarda sürekli gündemde olan fazla kilolar konusunda bahsedilen ölçülerden birisi de bir çeşit boy ve kilo oranlaması olan vücut kitle endeksidir.
Bu sonuç otuzun üzerindeyse kişi obez, kırka yakınsa morbid obezdir (çok aşırı şişmanlık). Bugün için obezite ve yarattığı sorunlar Dünya Sağlık Örgütü tarafından kalp ve damar hastalıkları ile kanserden sonra dünyada en çok ölüme neden olan üçüncü hastalık olarak kabul edilmiştir.
Obezite tedavilerinde uygulanan düzenli perhiz, ilaç kullanımı ve spor yapmaktan başka kilo veremeyen kişiler için mide katlama ameliyatı bir seçenek olarak ortaya çıkmıştır.
Obezitenin nedenleri arasında genetik faktörler sayılsa bile bu durumun tamamen sağlıksız beslenme alışkanlıklarıyla ve hareketsiz yaşam tarzıyla ilgili olduğu bilinen bir gerçektir. Bu durumda akla gelen sağlıksız beslenme nedir sorusuna ise yağlı yemekler, kızartmalar, hazır gıdalar, fazla tuz tüketimi, aşırı tatlı tüketimi gibi aslında herkesin bildiği bir yanıt veriliyor.
Uzun süre aç kalıp sonrasında birden yemek yeme de kilo almanın bir başka nedenidir. Bu yüzden şok diyet kavramı gayet sağlıksızdır.
Gene günümüzde çok konuşulduğu gibi obezite uyku apnesi, karaciğerde yağlanma, solunum güçlüğü, şeker hastalığı, aşırı yüksek kolestrol, yüksek tansiyon, kalp yetmezliği gibi fiziksel sorunların yanında depresyona varan ruhsal sıkıntılarla kendini toplumdan soyutlama gibi problemlere yol açmaktadır.
Konu ile ilgili popüler bir örnek televizyon kanallarında yayınlanan Ağır Yaşamlar programı olabilir. Bu programda obez ve aşırı obez kişilerin yaşadıkları anlatılıyor.
Fakat konunun burasında her obez kişinin ameliyat olabileceğini de düşünmemek gerek. Mide katlama ameliyatı diğer zayıflama çözümlerinden sonuç alınamayan durumlarda ve genel sağlık durumu sorun yaratmayacak 18 ile 65 yaş arası obez kişilerde uygulanmaktadır.
Ameliyatın uygunluğuna ise ancak ilgili hekim karar verebilir. Sözü edilen televizyon programında da zaten uzman doktor ameliyat olmak için yalvaran kişilere önce diyet yaparak belli bir kiloya gelmelerini şart koşmaktadır.
Bu ameliyat ayrıca psikolojik açıdan kendini hazır hisseden obezlere uygulanır. Kişi sonradan uygun beslenme düzenine geçebilecek iradede olmalıdır.
Uygulaması, kozmetik sonuçları ve gıda alımını azalması nedeniyle çok sık tercih edilen lastik pliksiyon kapalı teknik uygulanır. Bu yüzden iyileşme süreci de oldukça kısadır. Bir iki saat süren operasyondur.
Hasta 1-2 gün sonra hastaneden çıkar ve kendisine önerilen beslenme düzeni ve egzersizlere başlar. Hem gıda alımı hem de gıda emilimi açısından iyi sonuç alınan bir uygulamadır.
Mide katlama ameliyatı gıda alımını kısıtladığı için oldukça önemlidir. Bu operasyon kapsamında elde edilen sonuç, midenin küçülmesi ve kilo kaybının az gıda alımıyla sağlanması hedeflenir.
Obezite cerrahisinin hangi tekniğinin uygulanacağı hastanın durumuna göre değişmektedir. Bu yüzden operasyon öncesinde ve sonrasında alınması gereken tedbirler kapsamında hastaya en uygun yöntem tercih edilir.
Kapalı teknik uygulanarak gerçekleştirilen ameliyatlardan sonra iyileşme süreci oldukça hızlı ilerler.
Her ameliyat öncesinde olduğu gibi bu operasyon için de bazı tahliller yapılır. Bu tahlillere ek olarak hastaya endoskopiye ve anestezi altında kolonoskopi de uygulanır.
Mide katlama operasyonları hamile kadınlara uygulanmaz. Bu yüzden kadın hastalar hamilelik testine de tabi tutulabilir.
Ameliyat öncesinde hastanın yaşanabilecek durumlar konusunda bilgilendirilmesi şarttır. Çünkü bu operasyon sonrasında onu zorlu bir dönem beklemektedir.
Ameliyat kapalı cerrahi yöntemiyle karın içine girilmesiyle başlar. Mide dikey eksende kendi üstüne katlanır ve bir iki kat dikişle kapatılır. Konuyla ilgili diğer bir cerrahi müdahale çeşidi olan sleeve gastrektomide ise midenin bir bölümü çıkarılmakta ve kalan yer zımbalanmaktadır fakat yazılan bu ameliyatta mide sadece kendi üstüne katlanmaktadır.
Dolayısıyla bu operasyon aslında geriye dönüşebilir bir uygulamadır. Mide katlama ameliyatı sonrası katlanan kısım adeta bir bariyer oluşturacak, bu organ yüzde altmışa varan oranda küçüleceği için kişi eskiden yediğinin üçte biriyle doymuş hale gelecektir.
Konuyla ilgili olarak hemen akla gelen soru bu operasyondan sonra kilo alınıp alınmayacağıdır. Mide genişleyebilen ve kendini yenileyebilen bir organdır. Eğer dikkat edilmezse alınan besin miktarı sonucu yeniden genişleyebilir.
Bu nedenle ameliyat sonrası uygulanması zorunlu olan diyetler üzerinde önemle duruluyor. Bu diyet programları ayrıca uygun egzersizlerle mutlaka desteklenmelidir. Normalde kişi az yiyeceği için kilo verme başlar.
Yenilenleri daha fazla sayıda öğüne bölmek, karbonhidrattan ve bilhassa şekerden uzak durmak, hazır gıdalardan tamamen kaçınmak, günlük alınacak kalori miktarına dikkat etmek ve en uygun egzersiz olan yürüyüşü ihmal etmemek ameliyat sonrası uyulması zorunlu olan koşullar arasındadır.
Kadın hastalarda gebe kalma için ameliyattan sonra bir yılın geçmesi gerekecektir. Bu yüzden ameliyattan sonra etkin bir doğum kontrol programı da söz konusu olacaktır.
Mide katlama ameliyatı uzmanlık isteyen cerrahi bir müdahaledir ve genel cerrahi uzmanları tarafından yapılır. Operasyonun fiyatları başvurulan sağlık kurumuna göre değişir fakat vücut kitle endeksi 35 ile 40 arası olan kişiler için devlet hastanelerinde SGK güvencesi altında yapılmaktadır.
Önemli olan hastanenin teknik yeterliliği ve ameliyat ekibinin tecrübesidir. Günümüzde obezitenin cerrahi tedavisi konusunda başka yöntemler de var. Fakat mide katlama ameliyatları hem maliyet hem de hızlı iyileşme süresi yüzünden tercih ediliyor. Bu operasyonun diğer müdahalelerin aksine geri döndürülebilen bir uygulama olması tercih edilme sebebi olmaktadır. Fakat mide katlama ameliyatı sonucu başlayacak kilo kaybı diğer obezite operasyonlarına göre daha uzun vadede gerçekleşmektedir.
Ölümcül risk taşıyan ve kişinin sağlığını olumsuz yönde etkileyen morbid obezite durumunda da mide katlama ameliyatı yapılmaktadır. Bu ameliyatın başarılı bir şekilde gerçekleşmesini sağlayan ve çözüm odaklı bir yaklaşımla kilo verme sürecini hızlandıran etkisi vardır.
Bu yüzden hastanın sağlığı el verirse işlem yapılarak uzun süreli bir tedavi planı belirlenir. Bunun ardından kilo kaybının gerçekleşmesi takip edilerek, kalp sağlığı, şeker ve tansiyon gibi etkiler olup olmadığı araştırılır. Bunun ardından kontrollü bir şekilde kilo verme sürecine girilir.
Mide katlama ameliyatı obezite tedavisinin son aşamasıdır ve sonuçları ömür boyu sürdürülmelidir. Hastanın sağlıklı beslenme süreci ve egzersizleri bırakması halinde kilo alımı devam eder. Bu yüzden tedaviden sonra yaşam boyu egzersiz ve kilo kontrolü devam etmelidir.
Kilo kontrol edilmezse sağlık sorunlarının artması söz konusu olabilir. Obezite beraberinde görülen tansiyon, diyabet ve kalp hastalıkları için de düzenli olarak egzersiz yapılması gerekir.
Ameliyat sonra hastalara en az 1 saatlik günlük yürüyüş alışkanlığı edinilmesi son derece önemlidir. Bu yüzden mutlaka beslenme alışkanlıklarınızı bu yönde değiştirmeye özen göstermelisiniz. Ağır yağlı ve hazır gıdalardan uzak durulması son derece önemlidir.
Hastalar ameliyattan sonraki süreçlerde cinsellik için kendilerini ne zaman hazır hissederse o zaman ilişkiye girebilir. Ancak kendine güven konusunda kilo vermeyi bekleyen ve kilo kaybının yarattığı sarkmalardan çekinen kişiler bu süreci biraz geciktirebilmektedir. Hastanın varsa eşi ve partneri bu alanda destekleyici olmalıdır.
Cinsellik için zorlama olmamalı, hasta kendini hazır hissetmeden hamilelik gibi durumlar için de kontrollü olunmalıdır. Kilo vermek isteyen ve sonrasında gebelik beklentisi olan hastalar için de sabit kiloya gelinen dönem sonrası tavsiye edilmektedir. Hasta sabit kilosuna ulaştıktan 1 yıl sonra bu kiloyu sabitlerse, gebelik için çalışmalara başlayabilir.
Gebelik konusunda mide ve sindirim sisteminde değişiklikler söz konusu olacağı için hekimler bu hususu dikkatle incelemelidir. Erken dönem gebeliklerde alınan gıdaların hamileliğe göre düzenlenmesi gerekebilir.
Hem bir beslenme uzmanı hem de genel cerrah ile görüşülerek hamilelik konusunda bilgilendirme yapılmalıdır. Herkes için uygun olan bir tedavi sonrası süreci vardır. Bu planlamalar tamamen kişiye özel olarak yapılmaktadır.
SGK güvencesi olmayan hastalar için fiyatlar 8 bin TL’den başlamaktadır. Fiyatlara etki eden hastanenin ve doktorun ünü, hastanın genel durumu ve ameliyatın zorunlu olup olmaması gibi etkenlerdir. Genel olarak bir fiyat almadan önce tercih edeceğiniz hastane ve hekiminizle görüşebilirsiniz.
Herhangi bir yaş sınırı olmayan mide katlama operasyonları için hastanın genel sağlık durumunun ameliyata engel olmaması gerekir. Uzun bir süreç olacağı için hastanın hem psikolojik olarak hem de fiziksel olarak bu duruma uygun olması gerekir.
Obezite cerrahisi genel cerrahinin ilgi alanına girmektedir. Bazen bu alanda uzmanlaşmış olan diğer hekimlerle birlikte karar verilerek yapılan ameliyata birden fazla cerrahi dahil olabilir. Açık ve kapalı olmak üzere iki farklı teknikle yapılmaktadır.
Kilo kaybı için daha az yemek yemek hedeflenir. Böylece hastanın midesi küçültülerek daha az kalori alması hedeflenir. Operasyondan sonra uzun vadede yüklü kilo kaybı hedeflenmektedir. Bu yüzden kalıcı kiloya ulaştıktan sonra hastanın kilo almaması gerekir. Kilo alınması durumunda sıkça doktor gözetiminde yeni bir beslenme düzeni oluşturulmalı ve egzersizler sürdürülmelidir.