Tıp tarihi içinde ilk katarakt ameliyatı hakkında 3500 yıl önce Babil’de yapıldığından bahsedilir ama 2500 yıl önce Hindistan’da yaşayan Sushruta adındaki bir doktorun Sanskritçe yazdığı kitapta katarakt ameliyatını nasıl yaptığı anlatılmaktadır. Daha sonra çeşitli dünya dillerine çevrilen bu kitapta doktor bıçakla göz bebeğinin önündeki korneayı kestiğini ve sonrasında göze tereyağı sürdüğünü anlatmaktadır. Doktor açtığı bu kesikten bir alet sokarak göz merceğini ittiğini ve gözün alt kısmına düşürdüğünü ve bir süre sonra hastanın bulanık bile olsa görebildiğini de yazmıştır.

Lens replasman olarak da bilinen katarakt ameliyatı gözün doğal lensinin çıkarılması ve insan yapımı göz içi lens ile değiştirilmesidir. Takılan lens yumuşak ve katlanabilirdir. Yöntem artık alışılmış ve stabil hale gelmiştir. Fakat şüphesiz göz gibi hayati bir organ üzerinde yapıldığı için önemlidir. Genç yaşlarda görülmesi çok nadir olduğu için yaşlılık hastalığı olarak bilinen katarakt ve göz yapısı hakkında genel bilgi vermek ameliyata giden süreç öncesinde yararlı olacaktır. 

Katarakt Ameliyatlarından Sonra Göz Sorunları

Kataraktı oluşmadan nasıl önlerim gibi bir soruya ise güneş gözlüğü kullanmak, sigara ve alkolden uzak durmak ve bol C ve E vitamini almak şeklinde yanıt veriliyor. Ayrıca yüksek tansiyon, obezite ve diyabet gibi hastalıkların katarakt oluşumu yarattığı bilinmektedir. Vücut bir bütündür. Sağlıklı beslenme ve kilo almama önce tansiyon, şeker ve kalp hastalıklarını sonra da katarakt hastalığını önleyebilir. 

Katarakt ameliyatı öncesi hastalara sonradan yaşanabilecek göz kayıplarında hastanenin sorumlu olayacağına dair kağıt imzalatılıyor. İhtimal azdır, fakat kurum kendini güvenceye almaktadır. Bu kağıt imzalanmadığında ise ameliyat yapılmıyor. Bu yüzden tedavi sürecinde özel sağlık kurumlarının reklamlarından çok doktorların ustalığını aramak daha önemlidir. 

Kataraktın bitkisel tedavisi yoktur. Bu çeşit öğütlere uyulduğunda ve tedavi geciktirildiğinde hasta bir sabah kalktığında kendini kör olmuş bulabilir. Ve katarakt sonrası kaybedilen göz yetisi bir daha geri kazanılamaz. 

Bu ameliyat sırasında göz merceği suni lens ile yenilenmektedir. Bu yüzden gözde katarakt bir daha oluşmayacaktır. Fakat ameliyat olmamış gözde katarakt görülebilir. Yani katarakt ameliyat olan gözde tekrarlamaz. Bu hastalık en çok 55 ile 60 yaşları arasında görülür. Yaşa bağlı olarak göz merceği de hırpalanmakta ve rengi siyaha dönmektedir. 

Bebeklerde Katarakt

Buna karşın özel bir durum olarak bebeklerde de katarakt olabilir. Gecikmeden yapılacak ameliyat tek ve net çözümdür. Doğal göz merceğinin hırpalanması yaşla birlikte yaşanan göz içi iltihapları ile de artış gösterir. İltihap gözün arkasına geçip merceği sarmaya başlayabilir. Göz iltihaplarını hafife almayın, doktora danışın. 

Genetik katarakt oranı çok düşüktür. Ameliyatın ertelenmesi sürekli yaşanan bir durumdur fakat katarakt geciktirilecek bir rahatsızlık değildir.